Geleceğe Atılan Umut Tohumları
2025-2026 Eğitim-Öğretim Yılı
Sonbaharı gösterdiğinde, yalnızca yapraklar sararmaz; aynı zamanda milyonlarca çocuğun, gencin ve öğretmenin yüreğinde yepyeni bir heyecan yeşerir. Okullar açılıyor… Kapılar ardına kadar umutlara, bilgiye, sevgiye ve geleceğe açılıyor. Yollarda rengârenk çantalar, gözlerinde heyecan parıltısı taşıyan çocuklar, geleceğin tohumlarını atan öğretmenler… Evet, okullar açılıyor.
Eğitim, bir ülkenin en değerli yatırımıdır. Çünkü gelecek, bugünün sınıflarında şekillenir. Bir öğrencinin yüreğine dokunan bir söz, belki de bir ömür boyu yolunu aydınlatacak bir ışık olur. İşte bu yüzden eğitim yalnızca ders kitaplarından ibaret değildir; sevgiyle, sabırla, merhametle yoğrulan bir süreçtir. Bundan dolayı eğitim-öğretim yılı aslında bir milattır. Çünkü bilgi, her seferinde yeniden doğar.
Öğretmenler sınıflara adım attığında, ellerinde sadece kitaplar değil; sabır, sevgi ve fedakârlık taşırlar. Onlar için her öğrenci bir cevherdir, parlatıldıkça değer kazanan, emek oldukça ışıldayan…
Okulların açılması, yalnızca ders zilinin çalması demek değildir. Toplumun ruhu olan eğitimin yeniden canlanması, bilgiyle donanmış bir neslin inşası demektir. Anne-babaların içini bir gurur, öğrencilerin kalbini umut, öğretmenlerin gözlerini heyecan kaplar bu dönemde. Çünkü eğitim, sadece sınavlara hazırlık değil; kişilik inşası, ahlak terbiyesi, insan olma yolculuğudur.
Bu yüzden okulun kapısından giren her çocuk, aslında hayat yolculuğunun en önemli durağına adım atar. Burada sadece bilgi değil, değerler öğretilir. Saygı, vefa, sabır, paylaşma… Bunlar kitaplarda değil, öğretmenin duruşunda, arkadaşlıkların samimiyetinde öğrenilir.
Bu noktada en büyük görev öğretmenlere düşüyor. Onlar sadece ders anlatmaz; hayatı öğretir, vicdanı inşa eder. Her bir öğrencisini geleceğe hazırlarken, adeta bir mimar titizliğiyle çalışır. Bir öğretmenin elinde kalem değil, aslında bir milletin kaderi vardır. Ve her bir öğretmen, aslında bir milletin geleceğini yoğuran sanatkârdır.
Tabi ki velilerimize de önemli bir sorumluluk düşüyor. Çocukların elinden tutup okula götürürken, onlara yalnızca yol değil; doğruyu, iyiliği, saygıyı da göstermeliyiz. Eğitim, anne-baba, öğretmen ve toplumun el ele verdiği bir yolculuktur. Sevgili veliler, öğretmenlerimize güvenmeli, eğitim yolculuğunda onlarla omuz omuza yürümeliyiz. Çünkü eğitimin temelinde iş birliği ve güven vardır.
Bu yıl hepimiz için bir fırsat. Bilgiyle yoğrulmuş ama ahlakla taçlanmış bir nesil yetiştirebiliriz. Unutmayalım, eğitim sadece aklı değil, kalbi de inşa etmelidir.
Bugün teknoloji hayatımızın merkezinde. Her ne kadar bilgiye ulaşmak bir tık kadar yakın olsa da bilgiyi anlamlandırmak, yorumlamak, değerlerimizle yoğurmak hâlâ sınıflarda mümkün. Okul, sadece fen ve matematiğin değil; dostluğun, yardımlaşmanın, sabrın ve saygının öğrenildiği yerdir. Bu yüzden eğitimde asıl amaç, öğrencilerin akıllarını bilgiyle, gönüllerini sevgiyle, karakterlerini erdemle donatmaktır.
Kur'ân-ı Kerîm, ilme ve öğrenmeye büyük bir önem verir. Rabbimiz buyuruyor ki: "De ki: Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?" (Zümer, 9) Bu ayet, eğitimin ve bilginin değerini en açık şekilde ortaya koyuyor. Eğitim sadece meslek kazandırmak değil; insanın gönlünü ve zihnini aydınlatan bir nurdur.
Okullar açılırken, bu bilincin yüreklere işlenmesi gerekir. Çünkü bilgi tek başına yetmez; onun yanında ahlak ve değerler olmazsa, toplum huzuru da eksik kalır. Bu yeni eğitim-öğretim yılı, öğrencilerimiz için hayallerin kapısını aralasın, öğretmenlerimizin emekleri karşılıksız kalmasın, ülkemizin yarınları bilgiyle, bilinçle ve değerlerle yoğrulsun.
Rabbimiz hepimize şu ayette olduğu gibi hayırlı bir dua ile yol göstersin: "Rabbim! Benim ilmimi artır." (Tâhâ, 114) Unutmayalım: İlim, insanı yükseltir ama ahlak onu yücelik mertebesine çıkarır.
Bir milletin geleceği, sınıfların sessizliğinde değil; orada çalan zilin arkasındaki bilgi ve değer sesinde gizlidir. Çünkü biliyoruz ki; gelecek, sınıflarda atılan umut tohumlarıyla yeşerecek.
Hepimize hayırlı, başarılı ve verimli bir eğitim yılı diliyorum.
İyilik ve sevgiyle…
Ayşe Aktaş
0 Yorumlar